Dolar 36,6383
Euro 39,8878
Altın 3.522,82
BİST 10.840,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 25°C
Çok Bulutlu
İstanbul
25°C
Çok Bulutlu
Paz 20°C
Pts 8°C
Sal 6°C
Çar 10°C

Dışişleri Bakanı Fidan: Suriye’de otonomi veya özerklik arayışına ilişkin bir taviz olduğunu düşünmüyoruz

Dışişleri Bakanı Fidan, Şara ile Abdi arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede, Suriye’de hiçbir zaman için orada bir otonomi veya özerklik arayışına ilişkin bir taviz olduğunu düşünmediklerini dile getirdi.

Dışişleri Bakanı Fidan: Suriye’de otonomi veya özerklik arayışına ilişkin bir taviz olduğunu düşünmüyoruz
14 Mart 2025 5:19 PM
15

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, tv100 Genel Yayın Yönetmeni Deniz Gürel ve tv100 Moderatörü Başak Şengül’ün sorularını yanıtladı.

Dışişleri Bakanı Fidan, Şara ile Abdi arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede, Otonomi veya özerklik arayışına ilişkin bir taviz olduğunu düşünmüyoruz. Bu, çağdaş ve iyi bir şey de değil. Bizim coğrafyamızda hiç iyi değil” cümlesini kaydetti.

Hiç kimsenin kendisini azınlık hissetmeden, eşit imkanlarla daha büyük bir refahın özel bir parçası olduğunu hissetmesi gerektiğini vurgulayan Fidan, “Bizim coğrafyamızda bir grubu otonom yaparsanız, o geri kalan refahtan istifade edemez” diyerek, “Suriye’de yönetimin de böyle bir anlayışı yok. Oradaki Kürtlerin talebinin de ben bu yönde olduğunu düşünmüyorum” açıklamasında bulundu.

Bakan Fidan konuşmasında ayrıca şu cümleleri kaydetti:

Bizim en baştan beri söylediğimiz şuydu: Yeni Suriye yönetiminin YPG işgaline ve korsanlığına son verecek inisiyatifi ele alması gerekiyor. Her zaman için yeni yönetime telkinimiz Suriye Kürtlerinin haklarının verilmesi. Esad döneminde bu malesef sağlanmamıştı. Şimdi böyle bir tarihi fırsat var. Buna mukabil bölgede gayriresmi olan terör faaliyetlerine bulaşan bütün denklem dışına çıkması hayatın normale dönmesi, bütün nüfuzların normal bir hayata dönmesi elzem.

‘Daha provokasyon uyarısı yapmıştık’

Bir süre önce Suriye’de yaşanan olaylara ilişkin de değerlendirmede bulunan Fidan, bu hususta daha önce uyarı yaptıklarını belirterek provokasyonların ilk ve son olmayacağını dile getirdi.

Fidan konuşmasının bu kısmında şu cümleleri dile getirdi:

Bu provokasyon Nusayri kesimin provoke edilmesine yönelik bir proje olduğunu görüyoruz. Eski rejim unsurlarının bir tuzakla hükümet birliklerine saldırması belirli miktarda askeri öldürmeleri ve akabinde ortaya çıkan sivil unsurların da iki taraftan karıştığı bir konu. Özellikle Nusayri ve Sünni hassasiyetinin bulunduğu bir yerde yakın tarihinde bazı acıları yaşamış bir toplumun yaraları bu kadar tazeyken provokasyona bu kadar açık bir yaranın olduğu ortada.

Yeni yönetimin rövanşist bir tavra girmediğini belirten Fidan, “Aklı selim, makul bir yaklaşım sergileyince bu sefer umduğunu bulamayan bazı çevreler provokasyonu kendileri örgütlediler. Bu provokasyonunun arkasında Şara yönetiminin bunların sorumlularının bulunacağı ve bu saldırıların hiçbir şekilde kabul edilmeyeceğine ilişkin yaklaşımı da oldukça önemliydi” dedi.

‘Umarız bu çağrıya örgüt kulak verir’

İmralı’dan yapılan çağrıyla örgütün kurucu liderinin örgütün kendisini feshetmesi zamanının geldiğini ve geçtiğini vurgulayan Fidan, “Bu mevcut gerçeklerle de örtüşen bir konu. Umarız bu çağrıya örgüt kulak verir. Biz devlet olarak bunu zaten yıllardır söylüyoruz” dedi.

Bakan Fidan konuşmasının bu kısmında şu cümleleri kaydetti:

Biz yıllardır ne yapıyorsak onu yapacağız. Demokrasimizi sağlamlaştırmaya ilerletmeye devam edeceğiz ve en yıkıcı güçle düşmanlarımızla savaşacağız. Artık örgüt yöneticilerinin de İmralı’dan gelen çağrıya yanıt verip bundan kurtulması gerekiyor ki siyasi ayak da bir vesayetten kurtulsun. DEM uzun süredir bir vesayet altında siyaset yapmaya çalışıyor. Örgütün silahlı terör unsurlarının vesayeti altında siyaset yapmaya çalışan bir unsur var. Hiçbir zaman gerçek bir siyasi problemin ortada olduğunu söylemek mümkün olmuyor. Ben inanıyorum ki bu fırsat penceresini değerlendirirlerse Türkiye ve bölge için büyük bir açılım olur. Bunu değerlendirmeme yolunda bir adım atarlarsa, başkaları bunların aklını çelerse 2013’te çeldiği gibi kendi bilecekleri iş. Biz her türlü senaryoya hazırız.
ETİKETLER: , ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.