Adalılar ne istiyor?
Üç gündür Azmanbüs ada yollarında… Azmanbüs istemeyen Adalılar ise eylemde… Bu sıcakta koca minibüsleri durdurmak, yola çıkarmamak için sarf edilen büyük bir enerji… Polisle, çevik kuvvet ile karşı karşıya bir sessiz savaş. Günübirlik gelen turistin umurunda bile değil yaşananlar…
ÇOCUKLAR KULLANIYOR
Dar ada yolları zaten bir süredir kaotik ve yasadışı trafik keşmekeşi içinde…İETT’nin küçük minibüs ve taksilerinin yanı sıra akülü bireysel ve korsan taşımacılık yapan araçlar, sayıları son derece fazla olan ve tehlike saçan kiralık bisikletler, kaldırımlar esnaf ya da park halindeki araç işgalinde olduğu için yollara dökülen yayalar… Küçücük çocukların bile kullandığı, ehliyet şartının aranmadığı bir kaos.
Faytonların kaldırılması ile hız kazanan “plansız ulaşım yönetiminin” geldiği son nokta Azmanbüsler… Son demeyelim aslında, talebe yetişemiyoruz diye otobüse hatta metrobüse kadar yolu var böyle giderse…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) açıklama yaptı, yaz hatta Kurban Bayramı’nda ziyaretçi sayısı artıyor diye kendini savundu, Adalar Belediyesi’nin ağzını bıçak açmıyor. Azmanbüs’e yönelik tepki ise haklı bir tepki. Çünkü bu işin sonu yok. Ada yolları bu kadar trafiği kaldıracak durumda değil. Ta en başından beri yazıyor, vurguluyoruz. Adalar’ın ulaşım sorunun üç temel kökeni var.
- ADALARA gelen ziyaretçi sayısının yani talebin yönetilememesi
- PLANSIZLIK: Geniş kapsamlı bir ulaşım ana planının bugüne kadar hiç yapılmamış olması.
- KURALSIZLIK: Daha doğrusu, var olan kuralların bile uygulanmaması.
Ne yazık ki bu üç unsur da birlikte yönetilemedi.
Fayton kalktı, elektrikli minibüs ve taksiler geldi. Ama sorun bitmedi. Çünkü bu arada bireysel akülü araçlar çoktan başlamıştı ve o dizginlenmedi. Hatta hiçbir şey yapılmadı. Bugün iki binin üzerinde akülü araç var. Neredeyse her evde birer tane. İnsanlar tıpkı anakaradaki gibi evlerinin önüne park etmiş araç konforuna alıştılar. Kimse Adalar’ın kendine özgü yapısını ve SİT konumunu aklına bile getirmedi. Vızır vızır, kuralsız, ehliyetsiz, çocukların bile elinde.
KORSAN TAŞIMACILIK
Turist patlaması iyi yönetilemediği için ulaştırma boşluğunu korsan taksiler doldurdu. Cebine parasını koyan dört kişilik akülü araç aldı ve yolcu taşımaya başladı. Bir anda birilerine ciddi bir kazanç kapısı oluşmaya başladı.
ÖZEL ÇÖZÜMLER GEREK
Ulaşımda düzenleyici kurul UKOME. Yani Ulaşım Koordinasyon Merkezi. Kaç kere ulaştırma çalıştayı yapıldı. Ama sonuç sıfır. Adalar ilçesi gibi doğal ve tarihsel SİT alanı özelliğine sahip bölgelere özel çözümler üretilmedikçe başarılı olabilme şansı yok açıkçası Bu ana plan gelen turistin sayısal olarak yönetimini de çöp ve atık yönetimini de kapsamalı.
Adalıların talebi doğaltarihsel SİT alanı olan ve “Dünya Mirası” olarak resmileşmeye aday Adalar için alınmış Koruma Kurulu kararlarının, kuralların uygulanması. Adalar sakin kent kapsamında ele alınabilir. Örnek de olabilir. Olmalı da.
Çözüm yolları arayan nitelikli bir sivil toplumu var. Ancak ne yazık ki yine bir Türkiye gerçeği olarak parçalanmış yapılardan oluşan ve her an yeni parçacıklara ayrılmaya hazır bir sivil toplum bu. Oysa parçalanmış yapıları bir araya getirmeyi başarırsa bu sivil toplum çok daha büyük bir güç elde edecek.
CHP LİDERİ ÖZEL’E AÇIK MEKTUP
İBB İETT Genel Müdürlüğü’nün elektrikli minibüs seferlerini başlatması, bölge sakinlerinin ilçenin doğal yapısını bozacağı gerekçesiyle tepkisine neden oldu. Geçen cumartesi günü düzenlenen eylemde minibüslerin önünü kesen dokuz kişi gözaltına alındı. Bu sırada minibüslerden birinin içinde oturan İETT yetkilisi Ali Tuğrul Küçükalioğlu‘nun polisten gösteri yapanları gözaltına almasını istemesi tepki çekti. İBB, minibüslerin adaya gelecek ziyaretçilerin ulaşım ihtiyaçları için gerekli olduğu açıklaması yaparak uygulamayı savunmuştu. İBB açıklamasına tepki gösteren Adalılar, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e mektup yazarak kararın gözden geçirilmesini ve halktan özür dilenmesini istedi.