Baharın habercisi güneşli günlerde izlenebilecek filmler
Big Fish (2003) William, babası amansız bir hastalık nedeniyle ölüm döşeğinde olduğu için, evine geri döner. Babasını yakından tanımak için, renkli bir kişiliği olan adamın gençliğinde yaşadıklarına dair öyküler toplamaya başlar. Babasının …
Big Fish (2003)
William, babası amansız bir hastalık nedeniyle ölüm döşeğinde olduğu için, evine geri döner. Babasını yakından tanımak için, renkli bir kişiliği olan adamın gençliğinde yaşadıklarına dair öyküler toplamaya başlar. Babasının, gençliğinde gezgin bir satıcıyken yaşadıkları bir bulmacanın parçaları gibi yerine oturacak ve anlaşılması güç olan adamın yaşamını en masalsı yönüyle zaferleri ve zaaflarıyla ortaya çıkarır.
Emma (1996)
Genç bir kadın olan Emma Woodhouse, başkalarının işine karışmaktan epey keyif alır. İnsanların mutlu olması için çabalayan Emma, onların doğru kişiyi bulmalarına yardımcı olur. Eski mürebbiyesinin düğününde Harriet Smith ile tanışan Emma, ona uygun bir eş bulması için yardım eder. Ancak bu kez eşleştirme girişimleri başarısız olur. Emma bu sırada kendi duygu ve ihtiyaçlarını tamamen göz ardı ettiğini fark eder.
Marie Antoinette (2006)
Versailles’ın cömert bahçelerindeki çiçekler arasında geçen “Marie Antoinette”, saray yaşamının savurganlığını yansıtırken, çöküşün ortasındaki Fransız Kraliçe’sinin (Kirsten Dunst), aşkın kırılganlığını ve gücün, bahar çiçeklerinin geçici güzelliğine benzeyen geçici doğasını keşfetmesini anlatıyor.
Hope Springs (2012)
Kay ve Arnold sadık bir çifttir. Kay evlilik hayatını biraz canlandırmayı ve kocasıyla yeni bir bağ kurmayı ister. Küçük bir kasabada faaliyet gösteren, meşhur bir çift terapistinin adını duyunca, şüpheci ve bildiğinden şaşmayan kocasını, bir hafta evlilik terapisi almak üzere uçağa bindirmek için ikna etmeye kalkışır. Birbirlerine aşık olmalarını sağlayan o kıvılcımı yeniden bulmak isteme macerası filme yön verir.
The Secret Garden (1993)
2020’de bir yeniden çevrimi de çekilen “Gizli Bahçe”, ebeveynlerinin ölümü üzerine Hindistan’dan İngiltere’ye giden bir genç kızın, amcasının malikanesinde gizli bir bahçe keşfetmesini anlatıyor. Dostluğun gücü ve doğanın büyüsü sayesinde Mary, ihmal edilen bahçeyi canlı bir sığınağa dönüştürerek baharın hem toprağa hem de ruha getirdiği yenilenmeyi ve büyümeyi simgeliyor.
Spring, Summer, Fall, Winter … And Spring (2003)
“İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış… ve İlkbahar”, sakin bir göl üzerinde yüzen uzak bir Budist tapınağının nefes kesen fonunda, yaşamın döngüsel doğası üzerine sakin bir meditasyon gibi gelişiyor. Genç bir kesiş, değişen mevsimler boyunca, aşk, kayıp ve aydınlanma hakkında değerli dersler alarak, bahar yenilenmesinin ebedi gel-gitleri gibi varoluşun geçiciliğini benimser.