Başkomutanın kurtarıcı zaferi: Büyük Taarruz’un 102. yılı… ‘Anadolu’nun vatan kalmasını sağladı’

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun temellerini atan Büyük Taarruz zaferi, 26 Ağustos 1922’de saat 05.30’da topçularımızın atışlarıyla başlayan ve 18 Eylül 1922’de Anadolu’yu son Yunan askerinin terk edişine kadar süren büyük bir zaferin ismidir. Ulu başkan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün komutanlığında 26 Ağustos’ta Afyon’da başlayan kurtuluş gayreti 9 Eylül’de büyük ölçüde İzmir’de bitti. Uğraş 9 Eylül günü bitmemişti. 12 Eylül’de Urla, 15 Eylül’de Alaçatı, 16 Eylül’de Çeşme ve 17 Eylül’de Karaburun kurtarıldı. Tarihçi Prof. Dr. Hakkı Uyar, büyük zaferin kıymetini ve kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk’ün kahramanlıklarını Cumhuriyet’e anlattı. Büyük Taarruz’un akabinde iki değerli dönüm noktası olduğunu söyleyen Uyar, “Birincisi 30 Ağustos’taki Dumlupınar/Başkomutan Meydan Savaşı’dır. İkincisi ise İzmir’in kurtuluşudur. Bu toprakların ne büyük zorluklarla korunabildiğini ve vaktin ruhunu anlayabilmek için Malazgirt’e gitmek kadar Kocatepe’ye, Dumlupınar’a da gitmek bir zorunluluktur. Malazgirt’i manalı kılan Büyük Taarruz’dur. Malazgirt Anadolu’nun vatan olmasını, Büyük Taarruz ise vatan kalmasını sağladı. Tıpkı 29 Mayıs 1453 kadar, 6 Ekim 1923’ün manalı olması üzere. Biri İstanbul’un fethinin oburu kurtuluşunun tarihidir” dedi.

‘ATA’MIZIN MÜTEVAZILIĞI’

Mustafa Kemal Paşa’nın başkomutan olarak muvaffakiyetin temel mimarı olduğunu vurgulayan Uyar, “Atatürk, Afyon’un kurtulduğu Büyük Taarruz’un sonraki günü Meclis’e bir tebrik telgrafı gönderiyor. Düşünün başkomutan Meclis’i tebrik ediyor. Mütevazılığa bakar mısınız? Lakin öteki taraftan bütün gücün o devirde Meclis olduğunu, Gazi Meclis’in ülkeyi kurtaran ve devlet kuran bir Meclis olduğunu ve bunun dünya tarihindeki istisnai yerine dikkat çekmek gerekiyor” tabirlerini kullandı.

‘TAM BAĞIMSIZLIĞI DAİMİ KILMAK GEREKİRDİ’

Büyük Taarruz ve İzmir’in kurtuluşunun akabinde çağdaşlaşma çabası evresine geçildiğini belirten Uyar, “Tam bağımsızlığı elde etmek yetmeyecekti. Onu daimi kılmak için çağdaşlaşma bir zorunluluktu. Bu noktada Atatürk’ü dünyada istisnai kılan hem bağımsızlık hem de uygarlık savaşçısı olmasıydı. Dünyada iki özelliği bir ortada barındıran öteki bir önder bulunmamaktadır” dedi. Uyar, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye’nin bütünlüğünü, bağımsızlığını müdafaası ve çağdaşlık çabasını sürdürmesi gerektiğini vurgulayarak bunun fakat Ulusal Gayret Ruhu ve cumhuriyetin kurucu kıymetleriyle sağlanabileceğini söyledi. Bu kapsamda Uyar, Ata’mızın şu kelamlarına dikkat çekti: “Efendiler! Milletimizin maksadı, milletimizin ideali; bütün dünyada tam manası ile çağdaş bir toplumsal toplum olmaktır. Bilirsiniz ki dünyada her toplumun varlığı, değeri, özgürlük ve kurtuluş hakkı, sahip olduğu öze uygun yapacağı çağdaş yapıtlarla mümkün olur. Uygar eser oluşturmak yeteneğinden mahrum olan milletler, hürriyet ve kurtuluşlarından ayrılmaya mahkûmdurlar. İnsanlık tarihi baştan başa bu söylediklerimi doğrulamaktadır. Uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak, hayatın kaidesidir. Bu yol üzerinde bekleyenler yahut bu yol üzerinde ileri değil geriye bakmak bilgisizliği ve dikkatsizliğinde bulunanlar, uygarlığın coşan seli altında boğulmaya mahkûmdurlar.”

ATATÜRK’ÜN İZİNDEYİZ

Çağdaş Ömrü Destekleme Derneği (ÇYDD) tarafından Ulusal Çaba ruhunu yaşatmak için düzenlenen 3. Klasik Büyük Taarruz Afyonkarahisar Buluşması’na, dernek 35 şubesinden birçok genç katıldı. Genel lider Ayşe Yüksel, “Bizler de Atatürk gençliği olduğumuz için çok şanslıyız. Yaşadığımız sıkıntı günlere karşın umudumuzu her vakit ayakta tutuyor, Atatürk’ün izinde yürümeye devam ediyoruz. Biz yaşadıkça Ulusal Çaba kahramanlarını unutturmayacağız ve gençlerimiz sayesinde tüm kahramanlıkları kuşaktan jenerasyona taşıyacağız” dedi.

‘EN DÂHİYANE TAARUZ PLANI’

Atatürkçü Niyet Derneği (ADD) Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt, Büyük Taarruz’un 102. yıldönümü nedeniyle şu paylaşımda bulundu: “Büyük Taarruz, Türk tarihinin en ağır bedeller ödenerek yazılmış en onurlu sayfası, taarruz planı da en mert, en akıl, bilim ve tecrübeye dayalı, en dâhiyane planıdır, dense yeridir. 26 Ağustos 1922; Anadolu Türkünün Malazgirt öncesine sürülmeyi reddinin olduğu kadar, çağ atlama ve muasır medeniyet düzeyini aşma azim ve kararının da dünyaya ilanıdır. Türk ulusu; Mustafa Kemal Paşa komutasında Büyük Taaruz ile neyi başardığını hiç aklından çıkarmadan büyük emperyal taarruzları defedecek, bütün tuzakları bozacak, işbirlikçilerin bütün ihanetlerini aşacak, Kemalizm pusulasıyla yine Atatürk Cumhuriyeti’ne kesinlikle ulaşacaktır.”

ZAFER AKTİFLİKLERİ BİR HAFTA BOYUNCA SÜRECEK

Büyük Taarruz, 102. yılında tüm yurtta kutlanıyor. Bir hafta sürecek Zafer Haftası aktiflikleri kapsamında temsili atlı birlikler, Büyük Taarruz Karargahı’ndan İzmir’e uğurlandı. Afyonkarahisar’daki Atlı Spor Tesisleri’nde bugün Zafer Kupası gerçekleştirilecek. Bisiklet cinsinde ise atletler, sancağı İzmir’e götürecek. Büyük Taarruz’da 13. ve 20. alayların şehitleri olanlar Anıtkaya Şehitliği’nde törenle anılacak. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş dün Zafer Haftası aktiflikleri kapsamında Kütahya’daki Zafer Abidesi’nde düzenlenen merasime katıldı. Kurtulmuş, Dumlupınar Şehitliği’ni de ziyaret etti.