Dolar 38,3202
Euro 43,7396
Altın 4.115,25
BİST 9.362,54
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cum 21°C
Cts 14°C
Paz 15°C
Pts 14°C

Büyük Tuzak: Ülkeler UCM’den neden çekiliyor?

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ülkesinin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden (UCM) çekilme kararına ilişkin olarak, UCM’nin siyasi açıdan tarafsız olmaktan çıkarak, istenmeyenlere karşı cezalandırıcı bir ‘adalet’ aracına dönüştüğünü ifade etmişti.

Büyük Tuzak: Ülkeler UCM’den neden çekiliyor?
8 Nisan 2025 5:14 PM
15

Bu mekanizma tarafsız mı? Sputnik’e konuşan uzmanlar, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin insanlığa karşı işlenen suçlardan insanları yargılama niyetinin gerçeklikle ciddi şekilde çeliştiğine dikkat çekti.

Rio de Janeiro Federal Kırsal Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler profesörü Luiz Felipe Osorio, uluslararası ceza hukukunun ayrımcı ve seçici niteliğine dikkat çekerek, şu değerlendirmede bulundu:

Putin hakkındaçıkarılan son tutuklama kararı, muhaliflere karşı bir önyargı olduğunu daha da güçlendiriyor.Netanyahu vakası da bu kuralın bir istisnası değil. Kovuşturmanın ertelenmesi de bunu teyit ediyor, zira bu ancak yoğun uluslararası baskılar sonucunda mümkün olabildi.

Osorio, UCM’nin büyük ölçüde Balkanlar’daki iç savaşın soruşturulmasında sınırlı yargı yetkisine sahip mahkemelerin kullanılmasından uzaklaşmak isteyen Avrupalıların talebi üzerine kurulduğunu anımsatarak şöyle devam etti:

Mahkeme, Latin Amerika ve Afrika’dan müttefiklerin desteğiyle sorunsuz bir şekilde kuruldu, ancak aslında Batı’nın düşmanı ilan edilenler için ‘büyük bir tuzak’ olduğu ortaya çıktı. Bunun en çarpıcı örneği, iç savaş sırasında ülkenin UCM kararları ve NATO askeri müdahalesiyle karşı karşıya kaldığı ve Devlet Başkanı Muammer Kaddafi’nin sadece devrilmekle kalmayıp öldürülmesini de kolaylaştıran Libya örneğidir.

Fluminense Federal Üniversitesi’nde uluslararası hukuk profesörü olan Eduardo Manuel Val, “UCM’nin, devletlerin ya da devlet başkanlarının cezasız kalmasına dayanan uluslararası suçlara karşı caydırıcı bir rol oynayacağı düşünülüyordu” diyerek, şu değerlendirmeyi yaptı:

Ancak bu hukuki prosedürler, Afrika’daki iç çatışmalarda olduğu gibi Küresel Güney’in liderleri sanık olduğunda işliyordu. Daha az uluslararası itibara sahip ülkelerin liderleri hızlı birşekilde yargılanmaya başlandı. Ancak aynı suçları işlemiş olabilecek büyük güçlerin liderlerine karşı aynı çabalar gösterilmedi.

Ambra Üniversitesi’nde uluslararası hukuk profesörü olan Priscila Caneparo ise, Batılı liderlerin UCM kararlarının meşruiyetini sağlamak için devletler arasında işbirliğine duyulan ihtiyacı yeterince anlamadıklarını ve kararlarının ‘sadece Afrika liderleri ve bölge ülkeleri için değil, uluslararası suçlar işlemiş tüm liderler için bağlayıcı’ olduğunu anlamak istemediklerine dikkat çekti.

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.