CHP’nin, kabahat oranlarındaki artışın nedenlerinin araştırılması önerisi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

CHP, artan cürüm oranlarının nedenlerinin araştırılması için Meclis araştırma komitesi kurulması önergesinin TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi için küme önerisi getirdi.

CHP Kümesi ismine İzmir Milletvekili Sevda Erden Kılıç konuştu. Kılıç, artan şiddet olaylarına dikkati çekerek, “Her gün şiddet olayları, cinayet olayları… Her yer kabahat mahalli, organize bir vahşetin tam ortasındayız. Diyoruz ki sanki bu bir dehşet sineması mi, hayır. Kaygı sinemasına taş çıkarır gördüklerimiz izlediklerimiz” dedi. Kılıç, süratle yükselen çete ve mafyalara özenmenin kolay para kazanmanın ve lüks ömür isteğinin gençlerin hayatlarını karartmaya devam ettiğini söz ederek şunları söyledi:

Sadece infaz düzenlemesi ile gençlerdeki ahlaki çöküşe ‘dur’ diyemeyiz. Biz, komşusu açken tok yatmayan, yan sokakta cenaze olduğunda yedi gün televizyonunu kapatan, bir toplumuz. Merhamet en bariz özelliğimizken nasıl buralara geldik diye sormayacak mıyız?”

“RTÜK GÖRMEZDEN GELİYOR”

RTÜK’ün, gençleri makus alışkanlıklara teşvik eden yayınları görmezden geldiğini, söyleyen Kılıç şöyle devam etti:

“Birileri TV kanallarında muhalif öldürmeyi planlarken, RTÜK Başkanı eş dost akrabayı kurumun içerisine yerleştiriyor. Kabahat makineleri dışarıda elini kolunu sallayarak gezerken iktidar üzere düşünmeyen bunu söyleyen vatandaşların, işini yapan gazetecilerin, insan hakları savunucularının mahpusa tıkılması için adalet sistemini cadı avcısı olarak kullanılıyor.

Gençlerde şiddet, uyuşturucu, çeteleşmeye özenme, zorbalık hepsi bütüncül meseleler ve çözersek bunları biz, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi çözer. Aileden başlayarak eğitimden iktisada, denetimden-adalet sistemine kadar gerekli düzenlemelerin yapılması için bu araştırma kurulunu kurmak zorundayız. Bunlar bizim çocuklarımız, yeğenlerimiz, torunlarımız. Eline kıymık batsa, gözünden yaş aksa, kaşını çatsa içimize keder olanlarımız. Bir dakikalığına çıkarıp rozetleri, elimiz vicdanımızda düşünelim en azından hayatlarımızdaki gençleri düşünelim. Bırakıp siyaseti, kapının dışında kalsın bir kuşağı şiddet ve kabahat sarmalından kurtarmak bizim boynumuzun borcu. Bugünden sonra Milletvekilleri olarak aileler ve gençlere itimat, kötülere kabus olalım.”