Elektrikli araç şarj istasyonları kazalara davetiye çıkartıyor
Türkiye’de elektrikli otomobil şarj istasyonlarının sayısı, trafikteki elektrikli otomobil sayısıyla beraber artıyor ancak bu istasyonların konumlandırılışıyla ilgili düzenlemelerin yetersiz kalması hem sürücüler hem de istasyonların bulunduğu çevre sakinleri için sorunlara yol açıyor, kazalara davetiye çıkarıyor.
Türkiye’de trafikteki elektrikli otomobil sayısı ilk kez 2009 yılında 1000’i aşarken, bugün bu sayı 60 bine yaklaştı. Elektrikli otomobiller beraberinde elektrikli araç şarj istasyonlarını getirdi. 2024 yılı itibariyle Türkiye’de elektrikli şarj istasyonu sayısı 6 bini geçti.
İstasyonları Enerji Piyasası Denetleme Kurumu’nun lisansladığı şirketler kurabilirken, yerleri için ruhsatları belediyeler veriyor. Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şubesi ise istasyonların kurulmasıyla ilgili düzenlemede eksiklikler bulunduğuna işaret ederek, bu nedenle ortaya çıkan risklere dikkat çekiyor.
İSTASYONUNU ÖNÜNE KURDUKLARI TRAFONUN KAPISI AÇILMIYOR
Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Şaban Tat, Antalya’da elektrikli otomobil şarj istasyonlarının kurulumunda konumlanış bakımından pek çok kötü örneklerle karşılaşıldığını öne sürüyor. Özellikle trafo merkezleri önünde kurulan istasyonların, trafo merkezinin kapısının açılmasını önlediğini, yangınlara davetiye çıkardığını belirten Tat “Yaz güneşine ve yağmurlara karşı üzeri kapatılarak korunma sağlanmayan istasyonlarda güneş ısısı nedeniyle şarj kablolarının yıpranması, yağmur suyunun kabloya temasıyla elektrik çarpması, aracın yanması, çevre için de yangın tehlikesi doğuyor. İstasyonlarda bu tür tehlikelere karşı önlem alınmadığı gibi ne bir yangın söndürücü ne de sürücüler için bu riskler karşısında acil yapması gerekenlere dair herhangi bir uyarı levhası da bulunuyor” dedi.
KALDIRIM ÜZERİNE İSTASYON KURULUYOR
Sıkça karşılaşılan problemlerden birinin de istasyonların kaldırım üzerine konumlandırılması olduğunu belirten Tat, “Araçların şarj için kaldırıma çıkmasıyla yayalar için yürüme yolu kapanıyor ve yola çıkan yayalar trafik kazası riski ile karşı karşıya kalıyor. İstasyon önlerinde araç yerlerinin de işaretlenmemesi nedeniyle, şarj cihazının önüne araçlar park ediyor ve istasyon böylece işlevini kaybediyor” dedi.
İSTASYONLAR KULLANICI DOSTU DEĞİL
Sürücülerin kullanımı bakımından da istasyonların pek çok eksiği bulunduğunu söyleyen Tat, “Vatandaşlar geldiği zaman hangi aracı kullanırsa kullansın istasyonda yüzde 80 şarj doluluğuna ulaşmak için en az 30 dakika bir süre geçiriyor. Bu süreyi aracının içinde geçirmek istemeyen sürücü için istasyonlarda beklemek, ihtiyaçlarını gidermek için bir alan bulunmuyor. Bunlar özellikle şehir merkezlerinin dışında bulunan istasyonlar için çok daha büyük ihtiyaç. Tıpkı akaryakıt istasyonlarındaki gibi elektrikli otomobil şarj istasyonları için de belli standartların oluşturulması gerekiyor. Bu standartlar belirlenirken engellileri de düşünmek gerekiyor. Şu an ne bulunduğumuz bu istasyonda ne de diğerlerinde sürücüler için bu tür kolaylaştırıcı unsurlara rastlayamıyoruz.”
İstasyonların kurulurken kurumlar arasında iletişim ve istasyonlara dair düzenlemede yetersizlikler olduğunu öne süren Tat, istasyonlar konumlandırılırken şehir planlamacılarla da işbirliği yapılması gerektiğini vurguladı. Elektrik Mühendisleri Odası, istasyonlar ile ilgili standartlar oluşturan bir düzenleme yapılmasını, istasyon konumlarının ve cihazlarının bağımsız bir kuruluş tarafından denetlenmesini öneriyor