Galatasaray’ın Başakşehir galibiyeti sonrası dikkat çeken sözler! ‘Galatasaray dün akşam onu aradı! Şayet şampiyon olursa…’

Süper Lig’in namağlup lideri Galatasaray, 19. haftada Başakşehir’e konuk oldu.

Heyecan dolu maçı konuk takım Galatasaray, Barış Alper’in golleri ile 2-1 kazandı. Bu sonucun akabinde sarı-kırmızılı takım 3 puanı hanesine yazdırdı. Sarı-kırmızılı gruba galibiyeti getiren golleri 42’de ve 59’da Barış Alper Yılmaz’dan geldi. Başakşehir’in tek golünü ise 53’te Piatek kaydetti.

Lider Galatasaray’ın deplasmanda kazanarak kayıpsız yoluna devam ettiği çabayı muharrirlerimiz köşe yazılarında kıymetlendirdi.

Hürriyet müellifleri Uğur Meleke ve Banu Yelkovan’ın Başakşehir-Galatasaray maçı yorumları şöyle;

Uğur Meleke: ‘Atatürk Olimpiyat Stadı 2003’ hissi

Dün son derece fizikî bir karşılaşma izledik Başakşehir’de.

Futbolcular birbirleriyle olduğu kadar, şiddetli hava şartlarıyla da uğraş ettiler. Bilhassa Barış’ın birinci golü öncesi Muhammet’in vuruşunun havada adeta donması ister istemez beni “Olimpiyat Stadı 2003”e götürdü. 2002-2003 döneminde stat yeni açılmıştı. Lakin rüzgar panelleri şimdi tamamlanmamıştı. Her gün farklı öykü, her maç farklı maceraydı orada. Topun havada ne kadar kalacağını kestirmek imkansızdı. Maçların sonucunu bazen sportmenler değil rüzgar belirliyordu adeta.

Ancak Galatasaray 2025’in, Galatasaray 2003’ten çok farklı olduğunu söyleyebiliriz rahatlıkla. O dönem Galatasaray manasız bir yine yapılanmaya gitmiş, şampiyon hoca Lucescu’yu göndermiş; yeni hoca Terim şampiyon kadroyu yarı yarıya değiştirmişti. Bugünkü Galatasaray’sa tıpkı teknik adam ve birebir iskelet takımla üçüncü dönemini oynuyor. Bunun mükafatını de bilhassa “zor günlerde, çok güzel oynamadığı maçlarda” kazanarak alıyor. Evvelki hafta Göztepe’yi adeta otomatik viteste yenmişti sarı kırmızılılar. Dün de Başakşehir’i otomatik pilotta geçtiler.

MÜTEVAZI YILDIZ OSiMHEN

Başakşehir dün alana 6 kritik eksikle çıktı. Çağdaş Atan biraz da zorunluluktan sağ kanat bekte Deniz Türüç’e, orta alanda Ömer Faruk’a misyon verdi. Karşılaşmanın genelinde uzun ve yüksek toplar tercih ettiler. Bu toplarla öndeki iki uzun Keny-Piatek’i buluşturmaya çalıştılar. Esasen bu denemelerin biri de Başakşehir’in golünü getirdi.

Galatasaray’daysa Sara’nın yokluğunda Kerem Demirbay canlı bir futbol ortaya koydu. Bir tesirli şutu var, 38’de de Abdülkerim’e asist yapmaya çok yaklaşmıştı. Osimhen harikulâde çalışkandı. Havanın ya da sahanın kuvvetli şartlarına aldırmadı, her topa koştu, en ufak fırsatı kovaladı, bu mütevazı uğraşının mükafatını de bir asistle aldı.

Tabii ki günün kahramanlık kürsüsüne iki gollü Barış Alper çıktı. Bilhassa güç şartlarda, iğne deliğinden attığı gollerle dikkat çekiyor bu dönem Barış. Galatasaray şayet bu yılı şampiyon bitirirse birçok kritik maçta imzası olacak Barış’ın gollerinin.

Banu Yelkovan: Galatasaray Gabriel Sara’yı aradı

Kontrollü ve durumsuz oyunda farkı yaratan, her hareketiyle ligin üzerinde performans gösteren oyuncu Osimhen’di.

Bir yanda bu dönem alanında hiç yenilmemiş Başakşehir, öteki yanda deplasmanda tüm maçlarını kazanmış Galatasaray… Buna, hafta içi 2-2 biten gergin Türkiye Kupası uğraşının süratli rövanşını alma isteğini da ekleyince bu müsabakayı izlenmeye bedel kılacak çok fazla sebep vardı, fakat alanda düzgün futbol ve bol durumdan çok taktik uğraş izledik. Başakşehir Berat, Crespo ve Ba üzere değerli oyuncularından yoksundu, Galatasaray kupa maçında sakatlanan Sara’dan mahrumdu fakat as takımına dönmüştü. Eksiklere ve fazlalara karşın, ligin genç ve başarılı iki teknik adamı, hafta ortası düzgün tahlil ettikleri rakibi bu maçta bir defa daha kitlemeyi başardılar.

BAŞAKŞEHiR uygun SAVUNMA YAPTI

Çağdaş Atan, kupa maçında merkezi âlâ kapatarak kanatlara yönlendirdiği dirençli savunmasını yeniden muvaffakiyetle uyguladı. Okan Buruk, o maçın ikinci yarısında birkaç destekle beraberliğe getirdiği maçı, bu kez kazandı.

SARI KARTLAR DAMGA VURDU

İlk yarıya damga vuran sarı kartlar oldu. Buruk’u da sayarsak birinci 45’e iki kadrodan tam 7 sarı kart sığdı. Birinci yarı bitmeden çabucak evvel Barış Alper Yılmaz’ın attığı gole, ikinci yarının çabucak başında Piatek yanıt verince, çözüldü denilen maç tekrar beraberliğe geldi. Denetimli ve durumsuz oyunda farkı yaratan, her hareketiyle ligin üzerinde performans gösteren oyuncu Osimhen’di. Farkı ikiye çıkaran golü, onun pasında maçın adamı Barış Alper Yılmaz, tabiri yerindeyse iğne deliğinden geçirdi. Goller, 2022’de bu vakitler kaybettiğimiz Ahmet Çalık’a adandı.

YENiLMEME SERiSiNi BURUK BiTiRDi

Galatasaray, bu galibiyetle Çağdaş Atan’dan rövanşı aldı, deplasmandaki yenilmezlik serisini sekiz maça çıkardı ve liderliğini pekiştirdi. Konutunda oynadığı son sekiz Süper Lig maçını kaybetmeyen Başakşehir, daha uzun bir seriyi en son Okan Buruk idaresinde şampiyon olduğu 2019-20’de (16 maçla) yaşamıştı. Buruk, bu kez seriyi bitiren isim oldu.

Galatasaray, bu galibiyetiyle yalnızca Harika Lig’in değil, Avrupa’nın 10 büyük liginde bu dönem deplasmanda puan kaybetmeyen tek ekip olma özelliğini sürdürdü. Muhteşem Lig’de oynadığı 17 maçta 49 gol atan Galatasaray, lig tarihinde 18’inci hafta prestijiyle kendisine ilişkin olan rekoru kırmak için alana çıkmıştı, 1996-97’deki o 51 gollük rekoru kıramadı lakin onu da egale etti, Sara’yı arasa da 3 puanı tekrar de buldu ve gözlerini bir defa daha Fenerbahçe maçına dikti.