Dolar 35,2466
Euro 36,7340
Altın 2.980,65
BİST 9.980,72
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 9°C
Çok Bulutlu
İstanbul
9°C
Çok Bulutlu
Cts 8°C
Paz 10°C
Pts 11°C
Sal 11°C

İshal vakalarının baş sorumlusu: Norovirüsler

Bahar aylarının gelmesiyle ishal vakaları artmaya başladı. Havaların bir ısınıp bir soğumasıyla artan karın ağrısı, ishal ve kusma gibi vakaların ortaya çıkması da kafa karıştırırken, bu semptomların havaların dengesizliğinden dolayı basit görülebilecek bir üşütme mi, yoksa altında yatan başka bir neden olabilir mi sorusu soruluyor. Enfeksiyon ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, ishal vakalarının artış göstermesinde norovirüsleri işaret ederek, norovirüslerin, virüslerden kaynaklanan ishal salgınlarının yüzde 60’ını oluşturduğunu söyledi.

İshal vakalarının baş sorumlusu: Norovirüsler
23 Mayıs 2024 3:20 PM
62

Uzmanlara göre norovirüsler bütün yıl boyunca görülse de özellikle bahar aylarında daha sık karşımıza çıkıyor. Erişkin ve özellikle çocuklarda görülen ishallerin önemli bir kısmından norovirüslerin sorumlu olduğuna dikkat çeken Enfeksiyon ve Mikrobiyoloji Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, norovirüslerin çok bulaşıcı olduğunu vurguladı. 

“KALABALIK ORTAMLARDA HIZLI BULAŞ OLUYOR”

Norovirüsler, virüslerden kaynaklanan ishal salgınlarının yüzde 60’ını oluşturuyor. Ciddi ishal ve kusmaya yol açan bir virüs grubu olan norovirüslerin çok kolay yayıldığını, genellikle kişiden kişiye temasla, kirlenmiş suyla, gıda ve dışkı ile bulaş olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, esas bulaşın ağız-dışkı yoluyla olup kusmukla da olabileceğini açıkladı. Kalabalık ortamlarda daha hızlı bulaş olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Uğurcan, “Bulaşma sıklıkla kreş ve yuvalarda, göçmen kamplarında, tatil yapılan kamp ve otellerde, hastanelerde, okullarda, restoranlarda, gemilerde, askeri birliklerde ve aile içi bireylerde görülmekte ve bu gruplarda yaygın salgınlar yapabilmektedir” dedi.

Norovirüslerin kuluçka süresinin 18-72 saat arasında değiştiğini, klinik belirtilerin ise 24-72 saat devam edebildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Uğurcan, “Hastaların çoğunda ilk olarak bulantının eşlik ettiği ani başlayan karın ağrısı görülür. Genel olarak ishal ve kusma beraber bulunur. Hastada günde 4-8 kez, kansız, mukussuz orta miktarda ishal şeklinde dışkılama görülür. Hastaların yarısında hafif dereceli bir ateş (37.5 C) olabilir. Sıklıkla karın ve kas ağrısı, baş ağrısı, keyifsizlik, halsizlik olabilir” şeklinde konuştu. 

“ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR İÇİN NOROVİRÜSLER TEHLİKELİ OLABİLİR”

Araştırmalara göre ishal şikayeti ile hastaneye başvuran erişkinlerin yaklaşık yüzde 20’sinde hastalığın norovirüslerden kaynaklandığının görüldüğünü kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, “Küçük çocuklarda, yaşlılarda, bağışıklığı düşük olan kimselerde daha çok semptomatik enfeksiyon ve ishal süresi uzayarak kronik ishale neden olabilir. Özellikle çocuklar ve yaşlılar için norovirüsler tehlikeli olabilir. Bu gruba giren hastaların muhakkak tedavi edilmesi gerekir” diye konuştu.

Hastalık belirtisi gösterenlerin muhakkak bir hekime başvurmaları gerektiğini vurgulayan Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, şöyle devam etti:

“Klinik belirtilerinin yanı sıra hastalığa özgü laboratuvar yöntemleri ile yapılan inceleme sonucunda tanı konulsa da esas olarak hastanın hikayesi ve şikayetleri ön planda yönlendirici olmaktadır. Sağlık kuruluşlarında hastalığa özgü semptomatik tedaviler uygulanmaktadır. Hastanın kaybettiği sıvı yerine konmalı ve beslenmesi tekrar düzene sokulmalıdır. Viral bir enfeksiyon olduğu için kendine özgü bir antibiyotik tedavisi yoktur.”

Ayrıca su ve gıda kaynaklarının kirlenmesini önleyici önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, özellikle kapalı ve kalabalık yerlerde yeme ve içme hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

ETİKETLER: ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.