NATO Avrupa’da Rusya’ya, Pasifik’te ise Çin’e karşı
ABD’nin NATO Daimi Temsilcisi Julianne Smith yaptığı açıklamada, NATO’nun keşif savaşlarından Avrupa’da Rusya’ya karşı koymaya yeniden yöneldiğine dikkat çekerek bloğun güvenlik stratejisini Çin’i potansiyel bir tehdit olarak gören ve buna karşı koymak için ‘Hint-Pasifik’teki ortaklara’ ulaşacak şekilde güncellediğine dikkat çekti.
NATO 2014 yılında yüzde 2 hedefini belirlemişti. Tüm üyelerin on yıl içinde bu ‘yük paylaşımı’ kriterini gerçekleştirmesi gerekiyordu.
Smith, Georgetown Güvenlik Çalışmaları Merkezi tarafından düzenlenen “NATO 75 Yaşında: Yeni Bir Rota mı Çiziliyor?” konferansının açılış konuşmasında yer aldı.
Smith Washington’daki Georgetown Üniversitesi’nde yaptığı bir konuşmada şu ifadelere yer verdi:
Şu anda yüzde 2’lik taahhüdü yerine getiren 20 müttefikimiz var, 20 müttefik. Bu on yıl içinde önemli bir artış. Elbette bu sayının 32 olmasını istiyoruz ve bunu başarana kadar da zorlamaya devam edeceğiz.
Smith iddiasını hangi verilere dayandırdığını açıklamazken bu yılın Şubat ayı itibariyle, 2023 askeri harcamalarına ilişkin tahminlerde sadece 11 üye ülkenin yüzde 2’lik hedefe ulaştığı; Fransa, Hollanda, Norveç, Danimarka, İtalya, Kanada, Türkiye ve İspanya‘nın da aralarında bulunduğu 18 üye ülkenin ise bu hedefin gerisinde kaldığını gösteriyordu. İzlanda’nın gerçek bir ordusu bulunmazken, sırasıyla geçen ve geçen ay üye olan Finlandiya ve İsveç tahminlere dahil edilmemişti.
Polonya geçen yıl gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 3.9’unu orduya harcayarak tüm blok üyeleri arasında en yüksek harcamayı yapmıştı. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda kısa bir süre önce yüzde 2’nin ‘artık yeterli olmadığını’ savunarak asgari harcama eşiğinin yüzde 3’e yükseltilmesini teklif etmişti. ABD ise GSYH’sinin yüzde 3.49’u ile ikinci sırada yer aldı.
Georgetown’da yaptığı konuşmada Smith, NATO’nun Ukrayna konusunda ‘yük paylaşımı’ konusunda başarılı olduğunu savunarak ABD’nin Kiev’e yaklaşık 75 milyar dolar askeri yardımda bulunduğunu ve, bloğun Avrupalı üyelerinin de yaklaşık 110 milyar dolar katkıda bulunduğunu ifade etti.
Smith ayrıca son iki yılın ‘dönüştürücü’ bir etkiye sahip olduğunu savunarak NATO’nun keşif savaşlarından Avrupa’da Rusya’ya karşı koymaya yeniden yöneldiğine dikkat çekerek bloğun güvenlik stratejisinin aynı zamanda Çin’i potansiyel bir tehdit olarak gören ve buna karşı koymak için ‘Hint-Pasifik’teki ortaklara’ ulaşacak şekilde güncellediğini de dile getirdi.