Uzun vadede yüksek yararın sırları

Son bir yıllık enflasyon yüzde 61.78 oranındayken birebir devirde Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi yüzde 33.14 artarak enflasyonun altında getiri sağladı. Lakin, uzmanların ‘ ve sektör seçimlerinde daha seçici olunmalı’ ihtarlarını dinleyerek ‘doğru bölümü ve gerçek hisseyi’ bulan yatırımcıların birebir devirdeki karı yüzde 150’yi aştı.

Buna nazaran, 9 Ağustos prestijiyle son bir yılda borsada sektörel bazlı en süratli yükseliş yüzde 170.6 ile sigorta bölümünde yaşandı. Bunu yüzde 102.3 ile bağlantı kesimi, yüzde 91.4 ile bilişim bölümü ve yüzde 84.5 yükselişle bankacılık dalı takip etti.
TÜİK bilgilerine nazaran, temmuz ayı prestijiyle 7 aylık enflasyon yüzde 28.76 olarak açıklanmıştı. Borsa İstanbul datalarına nazaran, BIST 100’ün yılbaşından bu yana yatırımcısına sağladığı getiri oranı yüzde 32.63 oldu. Sektörel bazda bakıldığında ise, yılın birinci 7 ayında bağlantı bölümünün sağladığı getiri yüzde 86.44, bankacılık kesiminin sağladığı getiri yüzde 51.56 olarak öne çıktı.

İÇ TALEBE ODAKLI ŞİRKETLER KAZANDIRDI

Konuyla ilgili Hürriyet’e değerlendirmelerde bulunan Cet Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş, son periyotta getiride öne çıkanların, makro istikrar ve TL’nin bedel kazanması üzere nedenlerle ‘iç talebe odaklı şirketler’ ile ‘sektörel ayrım yapmadan kendi dallarında rekabet gücü olan şirketler’ olduğunu aktardı. Demirtaş, “Son bir yılda uygulanan iktisat programına yönelik itimadının artmasıyla birlikte en süratli yükselişlerden biri, bankacılık bölümünde yaşandı. Banka kârlarında ileri dönük düşüş beklense de makro iktisattaki düzgünleşme ve TL’deki istikrardan en olumlu etkilenecek dallardan biri olarak banka paylarına olan ilgi arttı” dedi. Birebir devirde, telekom, besin ve besin dışı perakende, gıda-içecek kesimleri, savunma sanayi ve holding paylarına ilginin artmaya devam ettiğini belirten Demirtaş, otomotiv, beyaz eşya, cam ve demir-çelik, petrokimya üzere ağır sanayi paylarının ise performans olarak geride kaldığına dikkat çekti.

Borsa İstanbul datalarına nazaran, Borsa İstanbul (BİST) Sınai Endeksinin bir yıllık getirisi yüzde 18.7’de kaldı.

İHRACATÇIDAN SONRA YATIRIMCIYI DA VURDU

Demirtaş, “Demir-çelik, otomotiv, beyaz eşya, cam dalları üzere ihracatçı kesimler, daralan ihraç pazarlarından ve? kurlarındaki artışın enflasyon altında kalmasından olumsuz etkilendiler” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe’nin, temmuz ayı dış ticaret sayılarının yayınlanmasının akabinde yaptığı açıklama, ihracatçı kesimlere yatırım yapan borsa yatırımcısına yansıyan aksiliklere ışık tutmuştu. Yılın birinci 7 ayında toplam ihracat artsa da ‘işlerin dilek ettikleri biçimde gitmediğini’ anlatan Gültepe, bunun temel nedeninin Türkiye’deki üretim maliyetlerinin yüksek olmasından ve Türk ihracatçısının Asya’daki rakiplerinden bazında yüzde 40-50 daha kıymetli pozisyona düşmesinden kaynaklandığını aktarmıştı. “Avrupa’daki birtakım ülkelere nazaran de yüzde 15-20 kıymetli kalıyoruz. Yani Türkiye artık kıymetli değil, çok kıymetli. Birçok bölümde fiyat tutturamıyoruz” diyen Gültepe, şöyle demişti: “Dolayısıyla günden güne rekabetçiliğimizi kaybediyoruz. Firmalarımız, çarkı döndürmek, müşteri kaybetmemek için maliyetine, hatta ziyanına sipariş almak zorunda kalıyor. İhracatçı için kısa vadede girdi maliyetleriyle döviz kurunu dengelemenin dışında bir tahlil yolu görünmüyor.”

HANGİ PAYLAR ÖNE ÇIKACAK

ANALİSTLERİN Hürriyet’e yaptığı değerlendirmeye nazaran, yıl sonuna kadar bilhassa iç piyasada sıkılaşmanın devam etmesi, mecburî olmayan gereksinimlere ait iç tüketimde yavaşlama olması, emtia ve ihracatın da baskı altında kalmaya devam etmesi bekleniyor.

Ata Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş, “Bu nedenle, başta besin perakende, besin içecek, telekom, savunma üzere daha defansif bölümlerin paylarına ilginin yüksek olacağını düşünüyoruz. Nakdî sıkılaştırmanın tesiriyle iktisattaki daralmadan ötürü bankalara olan ilginin de yılın başına kıyasla azalacağını düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Çok kısa vadede yeniden besin üzere zarurî gereksinimlere hizmet eden bölümlere ilginin yüksek olacağı öngörüsünde bulunan Demirtaş, şöyle devam etti:

“Faiz indirimlerine ait somut adımların atılması durumunda, 2025’te büyüme odaklı ve emtia bölümü paylarına olan ilgi artabilir.”