‘Yenidoğan çetesi’ soruşturması genişliyor: Kuşkulu 2 hastane sahibinin tabiri ortaya çıktı!

Yenidoğan Çetesi soruşturması kapsamında 10 hastanenin faaliyetleri durdurulup, açılış ruhsatları iptal edildi.

Habertürk’ün aktardığı habere nazaran, kapatılan 10 hastaneden Özel Birinci Hastanesi sahibi Dr. Ali Aksu ve Özel Güney Hastanesi sahibi Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu bu soruşturmada kuşkulu olarak haklarında süreç yapıldı. Gözaltına alınan 47 bireyden 2 kuşkulu olan ve hür kalan Yurtoğlu ile Aksu’nun ayrıntılı tabirleri soruşturmada yer aldı.

İFADELERİ ORTAYA ÇIKTI

Şüpheli olarak tabiri alınan Özel Birinci Hastanesi’nin sahibi Dr. Ali Aksu, 2003 yılından itibaren faal olarak çalıştığını belirterek “Bunlar Birinci Göz Hastanesi, Birinci Diş Hastanesi, Argıs ilaç ve Beymed ilaç, Beymed sıhhat şirketlerinin sahibi ve yöneticisiyim. Rastgele bir lakabım takma adım yoktur” dedi.

“KİMLERİ TANIYORSUN?” SORUSUNA YANIT

Savcılığın saydığı isimler hakkında ‘kimleri tanıyorsun’ sorusuna ise Ali Aksu şu karşılığı verdi:

“Dursun Eryılmaz isimli şahsı tanırım. Şahsı birinci hastanesinde daha evvelden çalışan çocuk hekimi olarak bilirim. Fehmi Alperen isimli şahsı tanırım. Hastanemize gelen hasta olarak bilirim. Fırat Sarı isimli şahsı tanırım. Bize hastanede çalışacak eleman konusunda yardımcı olduğu için tanırım. Kendisi doktor olduğu için tanırım. Gıyasettin Mert Özdemir isimli şahıs şayet benim tanıdığım mert isimli şahıs ise 2021 yılında kapanan Bağcılar yeni iklim hastanesinde çalıştığını hatırlıyorum. Buradan tanırım. Hakan Doğukan Taşçı birinci hastanesinde yaklaşık olarak 5-6 ay çalıştığını hatırlıyorum. Şeyhmus Çelik isimli şahsı birinci hastanesinde çocuk hekimi olarak çalıştığı için tanırım. Ahmet Atilla Yılmaz Medilife isimli hastanenin başhekimi olarak bilirim. Üstteki şahıslardan rastgele bir hasımlığım olan yoktur.”

FIRAT SARI İLE KONUŞMALARI SORULDU

Ali Aksu, çete lideri Fırat Sarı ile yapılan cep telefonu görüşmelerine ise; “Fırat Sarı isimli şahıs ile olan görüşmem, iş ile ilgili olan rutin konuşmalarımızdır. Öbür görüşmeler ile ilgili rastgele bir bilgim yoktur. Benimle olan görüşmede rastgele bir yasa dışı konuşma olmamıştır.

Yöneticisi olduğum birden fazla şirket vardır hepsini farklı başka takip etmem mümkün değildir. Genel olarak şirketlerin genel müdürleri bulunmaktadır iş ve işleyişi atamış olduğum genel müdürler takip etmektedir. Mevzu ile ilgili olarak anlatacaklarım ve bildiklerim bunlardan ibarettir” dedi.

ÖZEL GÜNEY HASTANESİNİN SAHİBİ ŞÜPHELİ

Başlatılan soruşturma kapsamında ruhsatı iptal edilen Özel Güney Hastanesi sahibi Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’nun da kuşkulu olarak sözü alındı.

Suçlamalar hakkında tabir vermek isteyen Yurtoğlu, “İstanbul Esenler Güney Sıhhat Hizmetleri isimli hastanenin ortağıyım, İstanbul Başakşehir de 3 adet dairem vardır, İstanbul Kadıköy fener yolunda 2 adet dairem bulunmaktadır, İstanbul Etiler de 1 adet dairem bulunmaktadır, Sakarya Karasuda ve İstanbul Büyükçekmece de 1 er adet yazlığım bulunmaktadır. İstanbul İyilerde bulunan Güney Sıhhat Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. unvanlı firmada şirket ortağıyım. Daha evvel hakkımda kolluk kuvvetlerince süreç yapılmadı. Rastgele bir cürümden ceza almadım” dedi.

“9 AYDIR BİZİMLE ÇALIŞIYOR”

Yurtoğlu, savcılığın verdiği isimlerden ‘Kimleri tanıyorsunuz’ sorusuna “Yukarıda bana isimlerini okumuş olduğunuz şahıslardan Damla Atak isimli şahsın soyadını hatırlamamak birlikte bizim hastanemizde bebek ağır bakımda vazife yapan hemşirelerimizden biri olabilir, şayet o şahıs ise kendisi yaklaşık 9 aydır bizimle çalışmaktadır, ortamızda rastgele bir hasımlık yoktur. Damla Korkmaz isimli bizim hastanemizde bebek ağır bakımda vazife yapan hemşirelerimizden biridir, yaklaşık 10 yıldır bizimle çalışmaktadır, ortamızda rastgele bir hasımlık yoktur.

“FIRAT SARI ÇOCUK HASTALIKLARI DOKTORUDUR”

Fırat Sarı isimli şahıs çocuk hastalıkları tabibidir, yaklaşık 2 yıl boyunca kendisinde hizmet aldık, sonrasında nizamlı olarak hastaneye gelmediği için kendisiyle 5-6 ay evvel yollarımızı ayırdık. Bu nedenle işten ayrılış sürecinde kendisi ile bir tartışmamız oldu lakin kendisi benden özür dileyerek ayrıldı. Daha sonra tekrar hastanemiz ile çalışmak istedi fakat yeni bir kontrat yapmadık ortamızda rastgele bir hasımlık olduğunu düşünmüyorum.

Hüseyin Günerhan isimli şahıs sıhhat memurudur, kendisi 2022-2023 yılları ortasında bebek ağır bakımında çalıştı, kendisinin çalıştığı devirde bebek ağır bakım sarfiyatları olağandışı derecede yükselmesi sonucunda muhasebeci ile görüştüğümde bana bebek ağır bakımda SGK’nın karşılamadığı ilaçların alındığı gözümüze çarptı lakin bunların nereye kullanıldığını Hüseyin Günerhan isimli şahıs bize açıklayamadı. Bizde kendisini bu nedenle işten çıkardık.

“KURUMUMUZDAN AYRILDILAR”

Şeyhmus Çelik isimli şahıs çocuk hekimidir, kendisi ile 2022-2023 yılları ortasında çalıştık, kendisi düzgün bir tabipti, Fırat Sarı isimli şahsın tavsiyesi ile geldiği için Fırat Sarı isimli şahsın hastanemiz ile ilişiği kesildiğinde kendisi ile de yollarımızı ayırdık, İlker Gönen isimli şahıs da Fırat Sarı isimli şahıs ile birlikte çalışırdı, kendisi mecburi hizmetini tamamlamadığı için Fırat Sarı ile birlikte çalışıyordu tekrar Fırat Sarı isimli şahıs ile birlikte kurumumuzdan ayrıldı.

“HASTANE SAHİBİ ETİK DAVRANMADI”

Ali Aksu isimli şahsı A hastanesinin sahibi olarak birliyorum, kendisi bizimle hiç çalışmadı, bir kez kendisi ile telefonla görüşmüştüm, görüşmemizin içeriği kendisinin bizim hastanemizde doktor olarak çalışan bir doktora iş teklif etmesiydi, bende kendisine bu halde bir teklifin etik olmadığı istikametinde ihtar yaptım, bu görüşmeden sonra kendisi ile bir görüşmem olamamıştır.

“12 YILDIR BAŞHEKİMİMİZ”

Ali Dirik isimli şahıs 12 yıldır bizim hastanemizde çalışıyor, yaklaşık 10 yıldır da bizim hastanemizin Başhekimidir, kendisi benim yardımcım üzeredir, Anestezi uzmanı olup hastanedeki her tarafı büyük bir hassasiyet ile denetim eder o denli ki Fırat Sarı İlker Gönen ve Hüseyin Günerhan isimli şahıslar hakkında bana gelerek bu şahıslar etik çalışmıyorlar hastanemizi sıkıntı duruma sokabilirler formunda ikaz da bulunan da kendisidir.

“MAKBUZ KARŞILIĞINDA HİZMET ALDIM”

İsimlerin kim olduklarını tek tek anlatan Yurtoğlu, Fırat Sarı ile daha İlker Gönen ile daha sonra hizmet karşılığı çalıştığını söyledi. Yurtoğlu tabirinde şöyle devam etti; “Yukarıda tanıyor olduğumu söylediğim şahıslardan Fırat Sarı ve İlker Gönen isimli şahıslardan makbuz karşılığı hizmet aldım, Ali Aksu isimli şahıs ile ortamızda rastgele bir ticari alacak verecek bulunmamaktadır, öbür tanıdığımı söylediğim şahıslardan Damla Atak, Deniz Korkmaz, Ali Dirik isimli şahıslar SGK’lı çalışanım ve hala çalışmaya devam etmektedir.

“DIŞARIDAN HİZMET VERİYORDU”

Fırat Sarı ve beraberinde İlker Gönen ve Şehmus Çelik isimli şahıslar bizim hastanemizde makbuzla dışardan hizmet veriyordu ben Fırat Sarı ve İlker Gönen isimli şahıs ile yaptığım muahedeye nazaran Fırat Sarı ve İlker Gönen isimli şahısların İlçe Sağlık Kurulu kayıt yaptırması gerekiyordu lakin Fırat Sarı isimli şahsın savcılık ile ilgili bir sorunu olduğu için kaydının yapılamadığını söylemesi ve hastanemizi uzun bir devir bu formda oyaladığı için kendisinin yaptığını etik bulmadığımdan yollarımızı ayırdık ve dahi Fırat Sarı zisimli şahısla birlikte gelen İlker Gönen, Şeyhmus Çelik ve Hüseyin Günerhan isimli şahıslar ile de tıpkı vakitte yollarımızı ayırdık” formunda karşılık verdi.

KAYA BEBEK OLAYINI DETAYLARIYLA ANLATTI

Soruşturma evrakında yer alan 10 kuşkulu bebek vefatlarından biri olarak yer alan ‘Kaya’ bebek olayı da Yurtoğlu’na soruldu.

Yurtoğlu kendi hastanesinde ölen ‘Kaya’ bebek olayını şöyle anlattı:

“Mert isimli şahsı 112 çalışanı olarak biliyorum fakat hastanemiz ile hiçbir alakası yoktur, bebek ağır bakım kısmına bazen Suriyeli bebekler geliyor bunları biz 112 yi arayarak devlet hastanesi naklini sağlıyoruz bu bebekleri teslim almaya bazen mert isimli şahıs bazan de öteki 112 çalışanları gelirdi. Kaya, Bebek 27 haftalık 500 gram olarak hastanemize Esencan hastanesinden gebelik zehirlenmesi teşhise geldi, bebeğin ailesinin beyanı devlet hastanesi ve Esencan hastanesi hastayı kabul etmemiş, sonrasında bizim hastanemize getirilmiş. Doktor Songül hanıma bir telefon geliyor gebelik zehirlenmesi olan 27 haftalık 500 gram bir bebek var anne hayatı da tehlikeli bu hastayı kabul eder misiniz diye soruyorlar, Doktor Songül hanımda hastayı kabul ediyor bu halde hastanın hastanemize yatışı yapılıyor.

“BEBEK EX OLDU”

Sonrasında hastanın doğumunu doktor Songül hanım gerçekleştirdi, bebek 500 gram olarak yeni doğan kısmına alındı annesi ise erişkin ağır bakıma alındı 2 gün ağır bakımda kaldı, ancak bebeğin genel durumu çok berbattı, gereken her şeyin yapılmasına karşın kurtulamadı, gece bebek uygunca kötüleşince gece yarısı geçtikten sonra doktor Hilda hanım gelerek gereken müdahaleyi yaptı lakin bebeğin yaşaması hekimlerin telaffuzuna nazaran tıbben mümkün olmadığından bebek ex oldu sabah aileye haber verildi.

“3. BASAMAKTAN 1 BASAMAĞA DÜŞTÜ”

Aile bize uğraşımız için teşekkür ederek bebeği aldı, birebir günün sabah 11.00’da harika kontrol geldi doktor Hilda hanım ile görüşüldü, gerekenlerin yapıldığını tutanak altına aldılar ve hastaneden ayrıldılar bebeğe gereken her şeyin yapıldığını gördüler, bebek ağır bakımında ufak kimi eksikler vardı bu nedenle bebek ağır bakım ünitemiz 3. Basamaktan 1 basamağa düştü bizde bu eksikleri tamamladık tekrar 3. Basamak olarak tescilledik hala bu biçimde faaliyetlerimize devam ediyoruz.”

“FIRAT SARI’DAN HİZMET SATIN ALDIK”

Yenidoğan çetesinin hastanelerin Yenidoğan ağır bakımlarını kiraladığı argümanları üzerine de Yurtoğlu savunmasını yaptı.

Yurtoğlu, “Dr. Fırat Sarı isimli şahsa hastanemizin rastgele bir kısmını kiralamadık doktor sorunu çektiğimiz için kendilerinden hizmet satın aldık buna ait yapmış olduğumuz mukavele, kesmiş oldukları makbuzlar karşılığında da ödemelerini yaptık. Hastanem çok sağlam bir hastanedir şimdiye kadar kimseye ziyan vermedim vermemde kimsenin de ziyan vermesine müsaade vermem, benim torunlarımda bu hastanede doğdular” dedi.

İfadesinin devamında “Yaklaşık 45 yıldır bu alanda hizmet vermekteyim. Hiçbir devirde SGK yı ziyana uğratacak bir harekette bulunmadım bulunmamda. Hakkımda ve hastanem üzerinde eski çalışanlar tarafından hınç ile iftiraya maruz kaldığımı gördüm kendilerinde şikayetçi olma haklarımı gizli tutuyorum. Hakkımda sav edilen suçlamayı kabul etmiyorum, söyleyeceklerim bunlardan ibarettir” dedi.