Zaharova: Almanya’da birçok şehir Hitler’in fahri vatandaşlık statüsünü kaldırmadı
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova Telegram kanalından yaptığı açıklamada, Almanya’yı Adolf Hitler ve diğer Nazi suçlularının bazı şehirlerin fahri vatandaşı statüsünü iptal etmeye çağırdı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova Telegram kanalında yaptığı açıklamada, “Öncelikle Hitler ve diğer Üçüncü Reich suçlularının fahri vatandaş statüsünü iptal etmenin zamanı gelmedi mi? Birçok Alman şehrinin Hitler ve diğer Nazi liderleri için ‘onurlu vatandaş’ statüsünü hala iptal etmemiş olması gerçekten şaşırtıcı. Bir zamanlar Almanya genelinde Hitler’e onursal vatandaş unvanı veren dört binden fazla kasaba ve şehir vardı” diyerek, Berlin’e Adolf Hitler ve diğer Nazi suçlularının bazı şehirlerdeki fahri vatandaşlık statüsünün iptal edilmesi çağrısında bulundu.
Zaharova, Doğu Almanya topraklarında bulunan şehirlerin bu unvanı resmi olarak iptal ettiğini belirterek, “Eski Batı Almanya topraklarına gelince, birçok şehirde Hitler’in yanı sıra gerçekten seçkin kişiler de hatırlanıyor. Halkın ve tarihçilerin baskısı, 2024 yılında Bad Honnef kenti örneğinde olduğu gibi, bazen bu tür unvanların iptal edilmesine yol açıyor; ancak onlarca yerel yönetim, Nazi geçmişiyle yasal bir kopuştan kaçınmaya devam ediyor” dedi.
‘Alman ordusunun tesisleri Nazi subaylarının adını taşıyor’
Ayrıca Zaharova, Nazi subayları ve askerlerinin adını taşıyan askeri tesisler üzerinde de durulması gerektiğini vurgulayarak şu cümleleri kaydetti:
Bundeswehr’in yaklaşık 40 kışlası, Adolf Heusinger (SSCB’nin işgalini planlama hiyerarşisinde üçüncü sıradaydı ve savaştan sonra NATO Askeri Komitesi’nin Başkanı oldu) ve Hans Speidel (Kursk’taki ‘Citadel’ operasyonuna katıldı) gibi ‘önde gelen’ Nazi generallerinin isimlerini taşıyor. İki kışla daha Erwin Rommel’in adını taşıyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova, “Almanya’da SS ve Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi (NSDAP) üyeleri de dahil olmak üzere, eski Nazilere ait önemli sayıda mezarın bakımı kamu tarafından karşılanmaktadır. Bu tür mezarlar ‘saygın mezar’ statüsüne sahiptir. Örneğin, Berlin’de 700 mezarın üçte biri Nazilerin mezarıdır. Bu durum sadece sıradan faşistleri ilgilendirmiyor. Örneğin, NSDAP üyesi ve 1932’den beri aktif bir parti görevlisi olan Heinrich Date’nin mezarı, masrafları devlet tarafından karşılanarak hala korunmaktadır. Aynı durum, Adolf Hitler’in mimarı ve kişisel muhabiri Bruno Paul’un mezarı için de geçerlidir” dedi.
‘Geçmişin kalıntıları olarak geçiştirilemez’
Zaharova, bunun ‘geçmişin kalıntıları‘ olarak geçiştirilemeyeceğini şu sözlerle belirterek, “Örneğin tarihçi ve Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi (NSDAP) üyesi August Heine’ye dört yıl önce ‘onur belgesi’ verildi. Ayrıca Sachsenhausen toplama kampı komutanı, Mauthausen ve Riga-Kaiserwald toplama kamplarının komutanı Albert Sauer’ın mezarı da devlet desteği ile korunuyor” cümlelerinin altını çizdi.
Zaharova açıklamasında bazı Waffen SS emeklilerinin Almanya’da yasama düzeyinde desteklendiğine de dikkat çekerek açıklamasını şu cümleler ile sürdürdü:
On binlerce eski SS üyesi ve akrabaları Almanya’da ‘savaş mağduru’ olarak sosyal yardım alıyor. 1998 yılından bu yana Nazilere yapılan yardımları ortadan kaldırma girişimleri başarısız oldu. Yaklaşık bir milyon ’emekli’ arasından yüz kişiden azının ödemeleri iptal edildi. Yüz binlerce SS mensubu hala ödeme almaktadır. Yetkililer, veri eksikliği ve yasal zorlukları gerekçe göstererek sorunun boyutunu kabul etmeyi reddediyor. Reich’ın cezalandırma makinesinin tepesindekiler için de devlet desteği talep edildi: Örneğin, Gestapo şefi Reinhard Heydrich’in ailesi ve Halk Mahkemesi Başkanı Roland Freisler…
‘Almanya SS emeklilerine maaş ödüyor’
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova açıklamasında, Almanya’ya, Leningrad Kuşatması’ndan kurtulan tüm uluslardan kişilere tazminat ödemesinin zamanının gelip gelmediği sorusunu da yöneltti.
Zaharova açıklamasının bu kısmında şu cümleleri kaydetti:
Hatırlatırım ki Almanya, ablukadan kurtulan Yahudilere ödeme yapıyor (toplam 2556 euro artı aylık 375 euro) ancak Leningrad’ın geri kalan sakinlerinin çektiği acıları görmezden geliyor ve tazminat sorunlarının çözümüne atıfta bulunuyor. Tekrarlanan çağrılara rağmen, Berlin yalnızca hastane onarımlarına katılım gibi sembolik destekler sunmaktadır. Aynı zamanda SS askerlerine emekli maaşı ödüyor.
Zaharova sözlerini, “Berlin’de Hamburg, Dresden, Tokyo, Hiroşima ve Nagazaki’nin toplamından daha fazla sivilin yaşadığı kayıtlara geçmiştir” cümlesiyle tamamladı.